Aşağıda okuyacağınız önlemler Dr.Vinay Goyal tarafından herkesin yararlanabilmesi için yayınlanmıştır.
Mikrobun vücuda giriş noktaları yalnızca burun delikleri, ağız ve boğaz
yoluyla olmaktadır.
Çok bulaşıcı bir yapıya sahip olmasından dolayı her
türlü önleme karşı H1N1 virüsüyle temas etmekten kaçınmak veya korunmak
imkânsızdır. H1N1 virüsüyle temas etmek virüsün vücutta çoğalması kadar
önemli değildir.
Sağlığınız yerinde ve H1N1 hastalık belirtileri göstermiyorken virüsün
vücutta üremesini, belirtilerin daha da şiddetlenmesini ve ikincil
enfeksiyonları n gelişmesini önlemek için dikkatimizi N95 veya tamiflu gibi
ilaçları stoklamaya vermek yerine çoğu bildirgelerde bahsedilmeyen bazı çok
basit önlemleri uygulayabiliriz.
1. Ellerin sıklıkla yıkanması ( Bütün bildirgelerde bahsedilmiştir)
2. “Hands-off-the- face” “Ellerinizle yüzünüze dokunmayın” yaklaşımı.
Yemek, banyo ve yara bakımı gibi zorunluluklar dışında yüzünüzün herhangi
bir yerine dokunmaktan kaçınınız.
3. Ilık tuzlu suyla günde iki kere gargara yapınız( tuza güvenmiyorsanı z
listerin kullanınız). H1N1 ‘in boğaz ve burun boşluklarında çoğalıp
enfeksiyona sebep olarak karakteristik belirtileri göstermesi için 2 -3
güne ihtiyacı vardır. Sağlıklı bir kişinin ılık, tuzlu suyla gargara
yapmasının etkisi hastalığa yakalanmış olan bir kişinin tamiflu kullanması
ile aynıdır. Bu basit ucuz fakat güçlü önleyici yöntemi küçümsemeyiniz.
4. Yukarıdaki 3. önleme benzer olarak; Burnunuzun içini en az günde bir kere
ılık tuzlu suyla temizleyiniz. *Günde bir kere burnunuzu sümkürün ve sonra
ılık tuzlu suya batırılmış pamuk tamponlarla silerek temizleyiniz. Bu yolla
burnunuzda bulunak virüs sayısını etkili bir şekilde azaltmış olursunuz.
5. Narenciye suları gibi C vitamin bakımından zengin olan yiyecekler
kullanarak doğal bağışıklığınızı güçlendiriniz. Eğer ilave olarak C vitamin
kullanmak zorunda iseniz emilimi artırmak için mutlaka Çinko ile birlikte
alınız.
6. Bitkisel çaylar, çay, kahve gibi sıcak veya ılık içeceklerden
içebildiğiniz kadar çok içiniz. * Sıcak içecekler içmek gargara yapmakla
aynı etkiye sahiptir fakat ters yöne doğru. Sıcak içecekler virüsleri
yaşamaları mümkün olmayan ortama sahip olan mideye doğru yıkayarak
götürürler. H1 N1 virüsü mide’de çoğalamaz, herhangi bir zarar veremez ve
hayatiyetını devam ettiremez.
Gönderen
BabaHoroz
on
25 Ekim 2009 Pazar
Muhtemelen İlaç Kartelleri tarafından yaratılan "Domuz Gribi" enfeksiyonuna karşı yoğun bir "İlaç ve aşı" kampanyasının yürütülmekte ve bunların karlarına kar katmak için, bu içinde ne olduğu belirsiz "aşı" yı hükümetler aracılığıyla pazarlama peşlerinde olduğu bu günlerde, yayılması en kolay hastalık olan "Grip" ile igili bu küçük ama ÖNEMLİ, eskilerin bazı rahatsızlıklar için ne gibi doğal çareler bulduğunu bize hatırlatan, ders alınabilecek öykü belki bir nebze yardımcı olabilecektir. .. Huzurla kalın... Süleyman Kaya,
“GRİP” için bir “Eski zaman” öyküsü…
“1919 yılında, Dünyada 40.000 milyon kişinin “Grip” ten öldüğünde, bir Doktor birçok çiftçiyi Griple mücadelede yardım amacıyla ziyaret eder.Birçok çiftçi ve ailesi Grip kapmıştır ve birçoğu ölürler.
Doktor ziyaretlerine devam eder ve bir sürprizle karşılaşır, ziyaret ettiği bir çiftçi ve ailesi çok sağlıklıdır.Doktor böyle olabilmesi için aileye herkesten farlı ne yaptıklarını sorar ve cevaben çiftçinin hanımı odaya , bir tabak içine “soyulmamış” bir “SOĞAN” koyduklarını (muhtemelen diğer odalarada) söyler.Doktor buna inanamaz ve bu “soğan” lardan birini alarak Laboratuvarda Mikroskop altına koyarak inceler ve “soğan” ın içinde “Grip” virüsünü görür.”Soğan” açıkça “Grip” bakterisini absorbe etmiş, emmiştir ve bu sayede de aile sağlıklı kalmıştır.
Evet, ben bu hikayeyi Kuaförümden duydum.O, bana yıllar önce birçok çalışanının “Grip” olduğunu ve böylece müşterilerinin de “Grip” kaptığını anlatmıştı.Gelen yılda o, dükkanına çukur bir tabak içinde bir “SOĞAN” yerleştirir.Ve büyük bir sürpriz yaşar, o yıl hiçbir personeli “Grip” olmamıştır.O işe yaramıştır…(hayır, şimdi o sanıldığı gibi bir “soğan” işinde değildir)
Bu öyküden alınacak ders, bir miktar “soğan” almanız ve evinizin çevresinde biryerlere yerleştirmenizdir. Ne olduğunu görmek için onu deneyin.Biz geçen yıl onu denedik ve asla “Grip” olmadık.
Eğer o sizi ve sevdiklerinizi bu hastalıktan kurtarırsa ne güzel.Buna rağmen şayet “Grip” olursanız, o daha yumuşak ve uysal geçebilir.
Bir miktar “SOĞAN” satın almaya vereceğiniz birkaç liradan başka ne kaybedebilirsiniz? ...”